17 Nisan 2023 Pazartesi
SAYIN ABRAŞİYE METROPOLİTİMİZİN DİRİLİŞ BAYRAMI MESAJI
SAYGIDEĞER ABRAŞİYE METROPOLİTİMİZİN
DİRİLİŞ BAYRAMI MESAJIDIR.
!ܩܡ ܡܪܢ ܡܢ ܒܝܬ ܡܝ̈ܬܐ
KOM MORAN MEN BETH MİTHE!
RAB'BİMİZ ÖLÜLER ARASINDAN DİRİLDİ!
Tüm Ruhani evlatlarımıza, Horiepiskoposlarımıza, Papazlarımıza, Diyakoslarımıza, Vakıf Yönetim Kurulumuza, Kadın ve Gençlik Kollarımıza, Abraşiyemizin tüm görevli ve diğer tüm bireylerine, dua ve bereketlerimizi gönderiyor ve Elçi Matta İncil'iyle müjdeliyoruz:
"İsa yüksek sesle bir kez daha bağırdı ve ruhunu teslim etti."
O anda, tapınaktaki perde yukarıdan aşağıya yırtılarak ikiye bölündü. Yer sarsıldı, kayalar yarıldı. Mezarlar açıldı, ölmüş olan birçok kutsal kişinin cesetleri dirildi… İsa'yı bekleyen yüzbaşı ve beraberindeki askerler depremi ve öbür olayları görünce dehşete kapıldılar. Bu gerçekten Tanrı'nın Oğlu'ydu, dediler… (Matta 27:51-54)
Değerli Cemaatimiz,
Rabbimizin haç üstünde ruhunu teslim ettiği anda yerin sarsıldığı, kayaların yarıldığı, mezarların açıldığı ve ölmüş olan birçok kutsal kişinin cesetlerinin dirildiğini okumuş bulunuyoruz. Bunun gibi, İncil'de, birkaç yerde daha yerin sarsıldığından söz ediliyor. Örneğin, Mesih'in ölülerden Dirilişini yaydıkları için, atıldıkları hapishaneden serbest bırakıldıktan sonra, Elçi Petrus'la Elçi Yuhanna, Mesih'e iman edenler topluluğunun yanına dönüp hepsi birlikte Tanrı'yı yüceltirken “ toplandıkları yer sarsıldı. Hepsi Kutsal Ruhla doldular ve Tanrı'nın Sözünü cesaretle duyurmaya devam ettiler.” (Elçiler İşleri 16:31)
Benzer bir şekilde, bu sefer Elçi Pavlus'la Silas aynı nedenle atıldıkları tutukevinde gece yarısına doğru Tanrı'yı ilahilerle yüceltip öbür tutuklular da onları dinler iken, birden bire öyle şiddetli bir deprem oldu ki, tutukevi temelden sarsıldı. Bir anda bütün kapılar açıldı, herkesin zincirleri çözüldü, tutukluların hepsi serbest kaldı. (Elçilerin İşleri 16:20-25)
Görüyoruz ki, Muhterem Cemaatimiz, İncil'de aktarılan bu üç olayda da çok şiddetli yer sarsıntıları oldu. Ancak, hiçbirisinde de, kimseye bir zarar dokunmadı. Aksine, insanlar öleceğine mezarlar açılarak, ölüler dirildi; İman edenler topluluğu korkuya kapılacağına, Kutsal Ruhla dolup daha da cesaretlendi; Hapishanedeki tutukluların zincirleri çözülerek hepsi özgürlüğe kavuştu. Öte yandan bu olaylar karşısında dehşete kapılan İsa'yı bekleyen yüzbaşı ve onun beraberindeki askerler, İsa'nın Allah'ın Oğlu olduğuna iman ettiler. Daha sonra, Elçi Pavlus'la Silas'ın zindancısı umutsuzluk içinde hayatına son vermeye bile kalkışmışken, bunun yerine bütün ev halkıyla vaftiz olunarak, ailece Allah'a iman etmiş olmanın sevincini yaşadı. (Elçilerin İşleri 6:33-34)
Değerli Cemaatimiz,
Bütün bu olağan üstü olaylar deprem sonucunda oldu. Çünkü, o sırada Allah'a imanla dua edenler vardı. Tabii ki, doğa olayları, insanın isteği ve temennisine göre hareket etmez. Ve biz insanlar, ona göre tedbirlerimizi almamız gerekir. Ancak, tedbirlerimizi aldıktan sonra, bu olayların olumsuz sonuçlarına karşı bizi koruması için gayretle Allah'a dua etmeliyiz. Çünkü, “Kurtarmaya da mahvetmeye de gücü yeten O'dur”. (Yakup 4:12) Bizim gücümüz de bilgimiz de kendimizi korumaya yetmez.
Rab'bimiz İsa Mesih, “ İmanla dua ederseniz dilediğiniz her şeyi alırsınız. Eğer imanınız olur da, kuşku duymazsanız, size doğrusunu söyleyeyim, şu dağa, kalk denize atıl derseniz, dediğiniz olacaktır ” der. (Matta 21:22)
Gerçekten de, İbraniler Mektubu'nda “ imanla atalarımız aslanların ağızını kapadı, ateşin kuvvetini söndürdü, kılıcın ağzından kaçıp kurtuldular,” diye okuyoruz. (İbraniler 11:33-34)
Bunun gibi, Rab'bimiz İsa Mesih de, öğrencileri gölde fırtınaya yakalandığında, O'na yakarmaları üzerine “ rüzgar ve kabaran dalgaları azarlayarak fırtınayı dindirdi”. Ve sonra kendilerine, “ neden korkuyorsunuz, ey kıt imanlılar ? Hala imanınız yok mu?”, dedi. (Markos 4:39; Luka 8:24; Matta 8:26)
O halde, Değerli Cemaatimiz, doğa kaynaklı olsun, başka bir nedenle olsun, oluşabilecek afetlere karşı, dünya görüşüyle bize aktarıldığı kadar kendimizi korumasız görmeyelim. Dünya görüşüne göre doğa olaylarında Allah'ın bir etkinliği yoktur. Oysa Kutsal Kitap, sular, dağlar, ormanlar, çöller, yabanıl hayvanlar ve tüm doğa olayları Allah'ın hükmü altında olduğu ve O'nun izni olmadan hiçbir şeyin oluşmadığını yazar. (Mezmur 29)
Bu bağlamda, yine Rab'bimiz İsa Mesih, “ Siz dostlarıma söylüyorum, beş serçe iki meteliğe satılmıyor mu? Ama bunlardan bir teki bile Tanrı katında unutulmuş değildir”. “ Ve Babanız'ın izni olmadan bir teki bile yere düşmez. Onun için korkmayın, siz bir çok serçeden daha değerlisiniz”, der. (Luka 12:4-7; Matta 10:29-31) Elçi Petrus da, “İnsanların korktuğundan korkmayın, ürkmeyin”, diye bizi cesaretlendirir. ( Petrus 3:14)
Öyleyse Değerli Cemaatimiz, Rab'bimizin sözleri ve Aziz Elçisi'nin cesaretlendirmesi üzerine hiçbir durumda korkmamamız lazım. Ancak, her durumda “ kendimizi duaya verip duada uyanık kalmalıyız”. (Koloseliler 4:2) Eğer Rab'bimizin de bize öğrettiği üzere imanla Allah'a dua edersek ve sadece kendimiz ve yakınlarımız için değil, fakat, Kadasetli Patriğimiz'in de Oruç Manşuru'nda bize hatırlattığı gibi, bütün dünya insanları için bunu yaparsak, Allah bizi de, bizimle birlikte diğer insanları da, bu afetlerin olumsuz sonuçlarına karşı koruyacaktır. Ve hatta, bunu, bizim imanımızın güçlenmesi ve birçokların iman edip kurtulması için de, vesile edecektir. Tıpkı her devirde kendisine iman edip dua eden atalarımızı ve onlarla birlikte daha birçokları, karşılaştıkları her türlü afete karşı koruduğu ve bunu, onların imanlarının güçlenmesi ve birçokların iman edip kurtulması için de vesile ettiği gibi.
Bu iman ve güvenle Kom Moran Men Beth Mithe! Rab'bimiz ölüler arasından dirildi! diye müjdeliyor, siz Değerli Cemaatimizin Diriliş Bayramını içtenlikte kutluyoruz. Bayram bereketlerinin size, ailelerinize, Ülkemize, Milletimize, yöneticilerimize özellikle de deprem bölgesindeki ağır mağdur insanlarımıza ve tüm dünya insanlarına, sağlık, şifa, sabır ve güç getirmesini diliyoruz,
Rab Allah hastalarımıza acil şifalar versin,
Sıkıntıda olanlara yardım elini uzatsın,
Ölülerimizin ruhuna merhamet etsin,
Tövbemizi, dualarımızı ve orucumuzu kabul etsin.
İyi dileklerimizi cevaplandırsın.
Rab Allah, yurdumuzda ve komşu ülke Suriye'de meydana gelen bu acı felakette canını kaybeden Cemaat üyelerimiz ve diğer tüm insanlarımızın ruhuna rahmet etsin.
Yaralılara acil şifalar versin,
Hayatta kalanlara güç ve teselli versin,
Yaraların sarılmasında büyük çaba gösteren başta Devlet Yetkililerimiz olmak üzere, yerli, yabancı tüm Kurum, Kuruluş ve yardımseverlerin çabalarını başarıya ulaştırsın.
Muhterem Cemaatimiz, Millet ve Ülke olarak bu acı felaketten dolayı zor bir dönem geçiriyoruz. Yaraların sarılması daha belli bir zaman alacaktır. Onun için bütün bu zaman içinde, ilk günlerde olduğu gibi, gücümüz oranında, dua ve bağışlarımızı mümkün olduğunca devam etmeye gayret edelim.
Rab Allah Ülkemize, Milletimize ve dünyada başka hiçbir yere, bir daha böyle bir acı yaşatmasın.
Rab'bimiz İsa Mesih'in Diriliş lütfu imanımızı, duamızı ve birbirimize olan sevgi ve dayanışmamızı çoğaltsın; Hepimize güç ve esenlik versin.
Rab Allah Kadasetli Patriğimize sağlıklı uzun ömürler versin.
Dua ve bereketlerimizle.
Abraşiye Metropoliti
†Filüksinos Yusuf Çetin
Rab Allah'ın nimeti ve inayetiyle
İstanbul, Ankara ve İzmir Süryani Ortodoks
Cemaati Ruhani Lideri ve Patrik Vekili